Spor’la eğitim aynı anda yürür mü? Bu soru yıllarca sürüp gitti. Sonrasında Milli Eğitim’deki sistemler ve aileler evlatlarını deyim yerinde yarış atına çevirdiler.
Allah’tan son yıllarda Gençlik ve Spor Bakanı Dr. Mehmet Muharrem Kasapoğlu ile Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk kafa kafaya verdilerde sorun düzeldi.
***
Spor yapan öğrencilere ek puanlar verilmesi eğitimin yanında spora da teşviki artırdı.
Aslında bu konu başlı başına bu köşeyi kaplayacak bir konu, ama ben esas köşe yazımı süsleyecek olan konuya geçmek istiyorum.
***
Efendim geçmişte eğitimle sporu birlikte götüren vatandaşlarımız oldu.
Çoğu da Üniversite hayatının ardından akademisyen olarak çok iyi noktalara geldiler.
Bizim futbol oynadığımız yıllarda Valilik Unvanına kadar, mühendislik, Avukatlık ve Doktorluk gibi meslekleri sporla birlikte yapan insanları duymuşluğumuz, basından takip etmişliğimiz vardır.
Hatta futbolculuk yıllarımızda bizden yaş olarak bir ‘tık’ önde giden Ümit Ertaş doktor oldu.
3 Temmuz Beldespor bugünkü adıyla BB Erzurumspor’da top koşturan Nurullah Ege ve Burak Aval da futbolla birlikte eğitimi aynı anda yürüten ve doktor olan arkadaşlarımızdı.
***
Örnekleri çoğaltabiliriz.
Bakın! Atatürk Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi ile Erzurum Teknik Üniversitesi’nden müjdeli haberleri aktarayım size…
***
Erzurum’un dört bir yanı Pehlivanlar Otağı’dır.
Nasıl ki, Erzurum’da güreş denince akla Pasinler geliyorsa, Çoruh Havzası da bir o kadar ünlüdür güreşte…
Tortum ve Uzundere ata sporumuz güreşte Milli takıma onlarca pehlivan vermiş ilçelerimizdir.
Asım Pehlivan(Bülbül)Tortumludur.
Dursun Ali Kishalı, N.Fazıl Kishalı, Yusuf Sadri Kishalı, Mafer Keleş, Ali Koçak, Erol Altınışık ve daha adını sayamadığımız bir çok şampiyon güreşçi Tortumludur.
Son yıllarda minderin yanı sıra Er Meydanına damga vuran Fatih Yaşarlı da Tortum Pehlivanlı’nın bağrından çıkmış bir güreşçidir.
Ahmet Bilici gibi çok önemli bir pehlivan ise Uzundere topraklarından çıkmıştır.
***
Tortum ve Uzundere denince Profesörlüğe yükselen Fatih Kıyıcı ve Doçentlik cübbesini giyen Serhat Özbay’a değinmek istiyorum.
Ödük Vadisi’nin çocuğu Fatih Kıyıcı yıllarca, ağabeyi Yavuz Kıyıcı ile birlikte Kayak Milli Takımında bayrağımızı dalgalandırdıktan sonra yönetici olarak kayak sporuna hizmet ediyor ve geçtiğimiz günlerde de Profesör oldu.
Hakkıdır.
Tebrikler Fatih Hocam, genç yaşta böyle bir başarı elde ettiğin için kutluyoruz.
Efendim! Serhat Özbay, sessiz sakin ve adeta ağzı var dili yok bir akademisyen.
Er meydanlarının konuşkan ismi. Doğu’nun Baş Cazgırı Uzundereli Meşhur Fuat Özbay’ın oğlu.
Fuat Özbay yıllardır meydanlarda pehlivanları ve güreşseverleri coşturuyor.
Çoruh Havzası’ndan çıkan ve bana göre Kırkpınar cazgırlarından artısı olan ama eksiği olmayan Dadaşların bir Markasıdır Fuat Özbay…
Er meydanında siyasetçinin, işadamının, meydan ağasının ve güreçinin reklamını yapan Fuat Özbay’ın çocukları sessiz sedasız bir şekilde sporun yanında eğitimlerini de hiç aksatmadılar.
***
Maşallah, Serhat Özbay, ETÜ’de Doçentliğe yükseldi. Başarıları daim olsun.
Tebrikler Serhat Hocam.
Aynı zamanda siyasetçi olan AK Parti Belediye Meclisi Üyesi Fuat Özbay’ın bir diğer oğlu Ahmet Muhammet de güreş hayatının yanında eğitimine devam ederek önce Hukuk Fakültesini kazandı. Şimdi de Cumhuriyet Savcısı olarak Türk Adaleti’ne hizmet veriyor.
85 kiloda Ülkemizi Milli takım forması ile temsil etme şerefine nail olan Serhat Özbay, Cumhuriyet Savcısı olan kardeşi Ahmet Muhammet Özbay ile Profesörlük unvanını alan Tortumlu eski Milli Kayakçı Fatih Kıyıcı bizlere okul ile sporun birlikte yürütülebileceğini bir kez daha kanıtladılar.
Demek ki, isteyince oluyor muş!…
Deme ki, spor okumaya engel değilmiş!…
