B.B. Erzurumspor’un Ziraat Türkiye Kupası 5. Tur eleme maçında rakibi Esenler Erokspor’u 5-1 mağlup etmesi elbette sevindirici oldu…

Kazansa da, kaybetse de, her maçını tribünden izlemekten büyük bir keyif aldığımız mavi beyazlı ekibin başarısı takdire değerdi, nitekim biz de öyle yaptık… Evvela kulüp başkanlığı koltuğuna henüz oturan Ömer Düzgün’ü, ardından teknik heyeti ve tabi futbolcuları da kutladık, tebrik ettik…

Ne ki, tam tersini düşünenler de vardı…

Misal, sosyal medyada: “Kupada değil, ligde yenin!” gibi saçma sapan bir tavır ve tutum içerisine giren kimi taraftarlar gibi…

Her neyse…

Mavi beyazlı ekibin önünde zor bir maraton var malum… Bu bağlamda Dadaşları Pazar günü İstanbul’da çıkılacak bir Beşiktaş maçı bekliyor…

Bu maçta bir sürpriz olabilir mi, doğrusu olabilir…

Birileri her ne kadar burun kıvırsa da; ZTK’da kaydedilen başarı, belki de takımın kendisine duyduğu özgüven ihtiyacını bile ortadan kaldırabilir, kim bilir…

Dolayısıyla herkesin ama herkesin, mavi beyazlı ekibi her şartta ve her koşulda desteklemeye devam etmesi gerekir…

*

Gelelim Beşiktaş maçı öncesi bir başka meseleye, daha doğrusu bu maça orta hakem olarak atanan Halil Umut Meler’e…

Şimdi!

Halil Umut Meler’i Erzurumsporlu olan herkes bilir ve hatırlar… Çünkü kendisi Erzurumspor’un Süper Lig’den düştüğü sezonda çıktığı Kasımpaşa maçında ofsayt çizgisini yanlış çizmiş ve Kasımpaşa’nın aslında geçersiz olan golüne yeşil ışık yaktırmak suretiyle mavi beyazlı ekibin mağlubiyetine sebebiyet vermişti…

Peki, bu durum endişe etmeyi gerektirir mi?

Bize sorarsanız, evet…

Zira rakip takım Beşiktaş’ın gündemini bu hafta boyunca sürekli hakem hataları ve VAR kararları teşkil etti… Sergen Yalçın’ın sert çıkışları oldu, BJK’lı yöneticilerin ağır eleştirileri oldu…

Yani?

Yanisi ve hemen herkesin kafasındaki ortak kanaat şu:

Ortada gönlünün bir an önce alınması(!) gereken bir Beşiktaş var… Karşısında ise, her ne kadar son haftalarda sahadan kötü sonuçlarla ayrılıyor olsa da; rahatlıkla doğranıp, en küçük bir kaygı bile duyulmadan budanabilecek bir Erzurumspor var…

Olur mu, olur…

Söz konusu Erzurumspor ise şayet; -kimse kusura bakmasın ama- olmaz denilen her şey olur…

*

Beşiktaş maçı özelinde yukarıdaki hatırlatmayı yaptıktan sonra, genel anlamda ifade edilmesi gereken de şudur:

Eski defterleri kapatıp, yeni döneme ve mavi beyazlı ekibin önündeki zor maratona odaklanmak lazım… Ayrıyı-gayrıyı, öteyi-beriyi ve gelmişi-geçmişi bir kenara bırakıp, sadece ve sadece yarına kilitlenmek lazım…

Uzun sözün kısası:

Takımın moral ve motavisyona, pozitif enerjiye, desteğe, ilgiye ve sevgiye ihtiyacı var… Hakeza teknik heyetin ve yönetimin de öyle…

Bir de süreç doğru yönetilir ve takımdaki eksiklikler giderilirse var ya!

Görün bakın!

Nal toplayan sadece Erzurumspor’un rakipleri de olmaz; yanı sıra eyyamcı hakemler de avucunu yalar…

Demedi demeyin!