Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bir talimatı vardı, hatırlarsınız… Üstelik bu talimatı ise, valiler ve kaymakamlarla bir araya geldiğinde vermişti…

Mealen demişti ki:

“…Telefonlarınız açık olacak, vatandaşla sürekli iç içe ve el ele olacaksınız. Millete hizmet edecek, onların dertleriyle dertleneceksiniz…”

Tabi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu talimatı sadece mülki amirler için olmadı, zaman zaman aynı hatırlatmayı milletvekilleri için de yaptı, il başkanları için de yaptı… Kısacası bu talimat, millete hizmet etmekle mükellef olan istisnasız tüm yöneticiler için geçerli hale geldi…

Ne ki, son zamanlarda millete hizmet etmekle yükümlü olduklarını unutan kimi yöneticiler, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu talimatını kulak ardı etmiş olacaklar ki; “ne buldum delisi” haline geldiler…

Bilirsiniz, eskiden iletişim olanakları bu kadar yaygın değildi… Dolayısıyla yöneticilere anında ulaşmak gibi bir imkan da yoktu…

Peki, şimdi böyle bir durum söz konusu mu?

Değil elbette…

Kime isterseniz anında ulaşabiliyor, hem de hızlıca irtibata geçebiliyorsunuz… Tabi irtibata geçmeye çalıştığınız yöneticinin umurundaysanız şayet!..

Evet, sözümüz tam da bu umursamazlaradır bugün!

Beyler!

O makamları hak edecek nitelik ve liyakatte olmadığınızı bizim kadar en az sizler de çok iyi biliyorsunuz… Bu yüzden kerameti kendinizde görmekten vazgemeli ve o mevkilerde birer emanetçi olduğunuzu unutmamalısınız!..

Kaldı ki…

Vatandaşların sizinle iletişime geçme çabalarını boşa çıkarmaya ve hele hele azarlayıp tezir etmeye zinhar hakkınız yok!

Meşgul olabilirsiniz, anlaşılır…

Telefona o an yanıt veremeyebilirsiniz, bu da yol götürür…

Fakat müşkül durumda olduğu için size ulaşmaya çalışan, ancak bunu başaramadığı gibi, masumane niyetle bir de sizden geri dönüş bekleyen vatandaşı yüz üstü bırakamazsınız!..

Bazı bazı yakınmalar değerdi kulağımıza da, son zamanlarda bu işi alışkanlık haline getirenlerin sayısının arttığına tanıklık ediyoruz maalesef...

Ne diyelim…

Umarız, vatandaşa sırtını dönen böylesi yöneticiler ikaz edilir de, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözü de bu sayede yere düşmemiş olur…

Aksi halde herkes bilir ki; yerin de bir kulağı vardır!..