İnsanoğlunun beyni şımarık!

Uzaya giden, elektronikte cambazlıklara imza atan, tıpta birbirine caka satan insanoğlunun beyni gerçekten şımarık! Beyaz şımarıklar! Aslında her teknoloji veya bilimde gelişen insan için beyaz terimi kullanmak istemiyorum. Entelektüel anlamda mesafe kaydetmiş insanların beyaz insan tanımını daha çok hak ettiklerini düşünüyorum. Okuma alışkanlığı olmadan her konuda bilgili(!) fikri olanın(!) şımarıklığı mı daha çekilir; daha beyaz insanların mı?

İnsan sınıflamam elbette din, dil, ırk, mezhep yerine her zaman iyi ve kötü insanlar olagelmesine rağmen elimde olmadan bir bakıyorum ki; siyahtan beyaza giden kutsal aydınlanma diye tanımladığım yolda da bir ayırım yapmaktayım!

Bu kaçınılmaz!

Sorumluluk duygusunu geliştirmeyenler; sevimsiz olan hayatın dikenleri gibi görünen, salgınlarda, çevre kirliliğinde, diğer insanların konforlarını bozmada, iletişimleri koparmak konularında, doğrudan çok eğri büğrü yollara sapma konularında uzman öncü gibiler! Kara şımarıklık!

Şiddet yanlısı fertler, diyaloglarında bağıranlar, konuşarak sorunları çözemeyen insanlar, hep haklı çıkma çabası taşıyanlar, menfaatleri doğrultusunda etik davranışları kulak arkasına atanlar, adalet konusunda sevdikleri insanlardan yana olarak adaleti linç edenler ve dinlemesini bilmeyenler; kara kalmakta ısrar etmek; kara şımarıklık!

Çevre bilinci ve sorumluluğu taşımayan fabrikatör, belediye yöneticileri, devlet yönetenler, vatandaş, üniversiteler ve akademisyenler, öğretmen, muhtar, dini etiketi hiç çekinmeden kullananlar ve bunlar her kimseler sorumluluk alma konusunda niçin ağır aksak, isteksiz ve bilgisiz olabilirler ki?

Elindeki atık malzemeyi, suya, yere herhangi bir yere atabilecek seviyeye inebilen kimse; ne kadar kara!

Kimsenin görmediği yerde sen asıl sensin! Kimsenin gördüğü yerdeki sen; sınava tabi tutulmamış pilot misali!

Sokrat burada taşı gediğine sokuyor; “kendini tanı”!

Kendini tanıyan insan gelişmeye, güncellenmeye, insanlara saygı ve sevgi duymaya, eşini ailesini, çevresini mutlu etmeye çalışır, çaba harcar! İnsanı ve çevreyi koruyarak güzelleştirme umudunu taşır, tehlikelerle savaşır ve doğru bilgilenmek ve bilgisini kullanmayı hedefler, buna kendisini zorunlu hisseder!

Marmara denizinden çıkan genç bir delikanlıya haber yapan gazeteci soruyor; “Deniz tehlikeli değil mi? “Hayır” diyor, niçin tehlikeli olsun ki? Ama diyor gazeteci “belediye ve sağlık yetkilileri uyardılar”, “Yok ya ne tehlikesi”(!) İmdat! Saçına şöyle acayip şekil vermiş olan (sıfat seçemedim okurlarıma ayıp olur diye)! Bu genci nasıl tanımlarsınız?

Pandemi kısıtlamaları kademeli olarak kalktı ve 1 Temmuz 2021 itibari ile de tam kalkacak! Umarım vatandaşımız bunu Pandemi bitti; hurra, yaşasın özgürlük diye algılamaz! Sadece umarım! Ama pembe umduğunu bulmaya çok alışık birisi değilim; inşallah yakın bir tarihte tekrar tam kapanma olmaz!

Daha çok bilgilenme, daha çok felsefe ve daha çok eğitim; beyazlık yolunda tek ilaç, tek çare!

Kara umutlarım var; karanlıklarla tedaviye çalıştığım! Tıpkı karanlıkla mücadele edişim gibi; yalnız, kimsesiz ve öksüz! (En azından açık gri!)