Gelin, bugün sizlerle bir terapi yapalım!
Şimdi!
Yazımızı okuduktan sonra söylediklerimizi harfiyen uygulayın lütfen!
Önce gözlerinizi kapatın ya da kendinizi çevrenizden soyutlayarak hatırlamaya çalışın bakalım!
Önce, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın Türkiye’deki ilk vakayı açıkladığı günü… Sonra vakaların giderek artmaya başladığını bildiren açıklamaları getirin aklınıza!..
Ardından eğitim-öğretime verilen arayı, camilerin toplu ibadete kapatılışını, berberlerin, lokantaların ve daha birçok işyerinin kepenk indirmesini öngören tedbirleri düşünün!
Ve o günü unutmamak lazım!
Hani ilk sokağa çıkma kısıtlaması kararının alındığı gün var ya, o günü işte…
Sokaklara nasıl döküldüğümüzü, fırınların ve marketlerin önünde nasıl da uzun kuyruklar oluşturduğumuzu hatırlayın!
Sonra diğer kısıtlamaları getirin aklınıza!
Seyahat yasakları ve şehirlere giriş-çıkış önlemlerini… Şehir dışına çıkabilmek için seyahat izin belgesi alma zorunluluğunu düşünün…
Her hafta sonu evlere tıkandığımız günlere ya ne demeli?
Unutulur mu hiç?
Sessizliğe gömülen sokaklar, mahalleler…
Dubalarla parka kapatılan caddeler, şeritlerle etrafı çevrilen parklar, yeşil alanlar ve daha neler neler…
Sonra çocuklarınız gelsin aklınıza!
Bir de 65 yaş üstü büyükleriniz!
İki ay boyunca evlerde nasıl da bunaldıklarını ve kapıdan burunlarını bile dışarıya çıkaramadıkları günleri hatırlayın!
Ve vaka sayıları…
Sağlık Bakanlığı’nın günlük olarak paylaştığı o yeşil tabloyu getirin gözünüzün önüne!
Test sayısı 30 bin… Vaka sayısı 4 bin…
Test sayısı 40 bin… Vaka sayısı 3 bin 500...
Kesin aklınıza gelir; hani iyileşen hasta sayısının ilk kez vaka sayısını geçtiği gün vardı ya, o an hissettiklerinizi hissetmeye çalışın şimdi…
Sonra vaka sayılarının düşüşe geçmeye başladığı günleri getirin aklınıza!
Evet…
Biz bunları düşünürken açık konuşmak gerekirse ürperti sardı her yanımızı… Meğer bu süreç bizi öyle çok yormuş ki; o günleri hatırlamaktan bile rahatsız olduk anında…
Sıkıntı bastı, içimiz daraldı…
Öyle ki, kendi kendimize: “Ne zor günlermiş be!” dediğimiz bile oldu…
Ve şimdi…
Binin altına düşmüş olan vaka sayılarında yeniden bir tırmanış söz konusu… Gerçi vakalar son birkaç gündür yeniden düşüş eğilimine girmiş olsa da, bu durum tehlikenin geçtiği anlamına gelmiyor elbette…
Biliyoruz…
Bu satırları okurken dahi içinizi hafakanlar basmıştır… Yazı bittiğine göre bu söylediklerimizi başından sonuna kadar kafanızda canlandırabilirsiniz şimdi!
Sonrası mı?
İster tedbirli olmaya, maske kullanmaya ve sosyal mesafe kuralına uymaya devam edersiniz… İsterseniz az önce hafızanızda canlandırdığınız o günleri yeniden yaşarsınız…
Tercih sizin!