At Türk’ün kanadıdır. Günümüzden yüzyıl öncesine kadar tek ulaşım aracı atlardı. Derler ki; ‘’Atın olduğu yerde bereket vardır, zerafet vardır’’. Çok sayıda cirit takımının bulunduğu Erzurum’un ata sporunun da cirit olmasından olsa gerek ki, Erzurum en çok at seven şehirlerdendir. 1903 yılında Erzurum valiliği bünyesinde ilk at yarışlarının Anadolu’nun zirvesinde yapıldığını biliyor muydunuz?

2007 yılında dönemin ETSO başkanı Muammer Cindilli; Erzurum’a hipodrom kurulması için harekete geçti. AB’den 9 milyon 300 bin Euro hibe desteği alınması için tüm hazırlıklar yapıldı. Süreç, belediyenin imar planını yapma aşamasına geldi… O dönem DOSİAD başkanı olan (Şimdi vekil) İbrahim Aydemir’de; ‘’Erzurum’da yaz döneminde 5 ay boyunca hipodrom kullanılabilir. Tüm şartlar uygun’’ diyerek destekledi. 120 atlı ciritçiyle başbakan Recep Tayyip Erdoğan, şehirde karşılandı ve ‘Olur’u alındı…

Hipodromun kurulması halinde en az bin kişiye istihdam sağlanacak ve yarış atı yetiştiriciliği şehirde bir sektör olacaktı. Takvimden yapraklar bir bir düşerken, 2014 yılında Mehmet Sekmen Erzurum’un ana kent belediye reisi seçildi. Başkan Sekmen, 2015 yılında ön görüşmeleri tamamlanan hipodromun Otogar’ın arka tarafında bulunan arazide yapılacağını ve arsa tahsisinin de yapıldığını ahaliye müjdeledi… Aradan yıllar geçti…

Rahvan at geleneğinin asırlardır yaşatıldığı dadaşlar diyarı Erzurum’da 2021 yılında Yakutiye merkez ilçe belediye başkanı Mahmut Uçar, Ferhat ile Şirin’in hikayesinin geçtiği turistik kalor tepesinin bulunduğu Umudum mahallesinde, ‘Rahvan at yarışları tesisi’ yaptı. Yurdun dört bir tarafından 500 yarışçının katılımıyla da ‘Geleneksel rahvan at yarışları’ yarışması düzenledi. 7’den 70’e olağanüstü bir katılımın olduğu yarışlar adeta nefes kesti. Bu arada; Koşan atın biniciyi sarsmayan koşma biçimine rahvan deniliyor.

Sonuç; Dadaş ata bakıyor ve cirit oynuyor..!