Musa Çakır organize etti…
Feridun Hocanın evinde börekli sohbet
Sevgili meslektaşım, (Erzurum Gazeteciler Cemiyet Başkanı ve Yenigün Gazetesi’nin başyazarı) telefonla aradı beni…
“Ağabeyi, bugün Feridun Hocayı ziyarete gideceğiz sen de gelmek ister misin?”
“Hay hay, elbette ki gelirim” dedim.
Feridun Hoca… (Özsoy)
Doğu Anadolu Gazeteciler Cemiyeti Başkanı…
TRT’nin gelmiş geçmiş en etkili prodüktörlerinden biri…
Aynı zamanda, öğretmen kökenli bir gazeteci…
Ömrünü mesleğine ve eğitime adamış bir kimse…
Sağolsun…
Musa, nasıl güzel ve değerli bir işe vesile oldu.
Doluştuk arabalara doğruca Kayakyolu’nda Feridun Hoca’nın evine vardık.
Kimler yoktu ki…
Ayhan Türkez, Mesut Gülrenk, Salih Tekin, Orhan Bozkurt, Fuat Yılmaz, Yakup Çakır ve olmazsa olmaz Cem Bakırcı…
Musa kardeşim de cemiyet başkanımız olarak öncülük etti…
Feridun Hoca’yla aynı cemiyet ve aynı yönetimde on yıldan fazla birlikte görev yaptık.
Bize hep öğretmenlik etti, yol gösterdi.
Sonra şu ya da bu sebepten ötürü yollarımız ayrıldı, birbirimize küstük…
Ama asla ne birbirimize hakaret ettik ne de bel altına vurduk.
Allah sağlıklı uzun ömürler versin…
Bir süreden beri sevgili başkanımın geçici sağlık sorunları var.
Muhterem refikaları çok değerli eğitimci Mefküre Hanım ve akademisyen büyük oğlu Nusret bizi kapıda karşıladı.
Her ikisini de ailece tanırım…
Güzel insanlardır, naif kimselerdir…
Ve Feridun Hocam salona girdi.
Yine çok şıktı, yine saç ve sakal tıraşıyla sanki az sonra mesaiye gidecek memur ciddiyetindeydi.
Pırıl pırıl bir hafızası, gülen bir çehresi ve umut yüklü gözleri vardı.
Besbelli ki o da bizi gördüğüne çok sevinmişti.
Her seçimden galip çıkmayı başaran gazetecilerin başkanı…
Çaylar geldi gitti, kekler ve börekler yendi.
Bir aile baştan sona öğretmen olunca, elbette ki ortada zarafet vardı.
Laf lafı açtı.
En çok da eskilerden konuştuk.
Feridun Hocanın her seçimde bizi nasıl alt ettiğini tartıştık durduk.
“Hocam” dedim. “Mademki biz seni seçimde deviremiyoruz. Şu halde bize söz ver, beş dönemden daha fazla başkanlık yapmayacaksın.”
Güldü, gülüştük…
“Tamam Mehmetçiğim. Beş değil de, dört dönem sonra bırakacağım.”
Sevgili dostlar, Erzurum’da iki tane gazeteciler cemiyeti var.
Doğu Anadolu Gazeteciler Cemiyeti’nin başkanı Feridun Fazıl Özsoy, Erzurum Gazeteciler Cemiyeti’nin başkanı da Musa Çakır…
Ben her ikisine de üye değilim, ama her ikisini de önemsiyorum.
Musa, Feridun Hoca’nın evladı yaşında…
Lakin öyle bir koşuyor öyle bir canla başla çalışıyor ki inanılmaz…
Feridun Hoca çok parlak bir teklifle gelmezse kusura bakmasın, Musa’nın cemiyetine meyil edebilirim.
Şaka bir yana…
Kıymetli kardeşim Feridun Bey’i sağlıklı ve zinde görmek hepimizi mutlu etti.
Bunca seçimde yıkılmayan bir adam, elbette ki bir ufak hastalığa da teslim olmazdı.
