CUMHURİYETİN önemli yatırımlarından biri olan, günümüzde ise adı bile unutulan Erzurum Sümerbank’ta çalıştığı yıllarda tanıdım Ali İhsan Toraman’ı.

İsmail Hakkı Erdem Bölge Müdürlüğüne veda ederken koltuğunu Toraman’a teslim etmişti.

O yıllarda Sümerbank, ürettiği halıdan kumaşa hatta gıda maddelerine kadar geniş bir ürün çeşitliliği pazarlıyordu.

Halkın büyük bir bölümü, ihtiyacını Sümer’den temin ederdi.

Sonra Sümerbank özelleştirildi, Gürcükapı’da ki Sümerbank’ın apartmanı satıldı.

Neyse konumuz o değil…

Toraman, emekli olunca babasını anlatan bir kitap yazmıştı.

‘Dünde Kalanlar’.

Sonra, sosyal medyada seri halde biyografiler yayınlamaya başladı.

Ardından ikinci kitap ‘Hatırla(n)mak Güzeldir’ ile çıktı karşımıza.

Toraman, 150’den fazla biyografiye yer vermiş kitabında.

Ali İhsan Toraman ikinci kitabın arka kapağında şunları kaleme aldı:

“Gelin bir kez dahi olsa. Etrafımıza bir bakalım. Henüz yaşıyorken, kıymetli olduğunu düşündüğümüz insanları tespit edelim.

Sonra yanına gidip, ona ne kadar kıymetli biri olduğunu, ne kadar iyi biri olduğunu söyleyelim.

Ha... Bunu kimseden beklemeyin sakın. Bizzat siz yapın. Anneniz, babanız, akrabalarınız, dostlarınız, sevdikleriniz… Etrafınızda çok değerli insanlar vardır mutlaka. Ne olur yaşarken kıymet bilin olur mu? Yaşarken kıymet bilin...Yarın çok geç olabilir...”

Haksız mı?