Bugün artık Feto terör örgütünün şifreleri çözülmeye başlanmış görünmektedir. Nasıl örgütlendiği, parayı nasıl kullandığı gibi detaylar su yüzüne çıkmaktadır.
Dış bağlantılı olduğu kesindir. Bu bilgi zaten 1994 yılı itibariyle tarafımızdan yüksek oranda tahmin edilmekteydi.
Bunun gibi örgütler daha öncelerde de vardı, elbet bu örgütün de bir sonu olacaktı. Sonu geldi mi; sanmıyorum! İleride ne kadar sonlandırılabildi; göreceğiz!
Elbet benimde herkes gibi merak ettiğim sorular var ve bu sorulara cevap bulmaya çalışıyorum!
Birinci sorum; Müslüman olan insanlarımızın “dinler arası diyalog” gibi İslam’da karşılığı olmayan ABD ve Vatikan odaklı bir projenin hayata geçirilmesi için savaş veren bir örgüte ve bu örgütün lideri görülen Fetullah Gülen’e bu kadar geniş ve hacimli destek vermesini anlayamamışımdır; hala daha anlayamıyorum!
Kendime izah edebildiğim başlık “menfaatlerdir”.
Allah CC; “Katımda tek din İslam’dır” buyuruyor! (Ali İmran 19) Bir cemaat lideri buna muhalafeten “üç dinden bir din çıkarmak” çabasına giriyor. Aklı başında görülen insanlar buna destek veriyorlar! Bilgisiz veya düşük zekâlı deme şansımız da yok; üst elit sınıflar bunlar okumuş; mürekkep yalamış kişiler çoğunluktalar!
Kendi halkını kurşunlayabilen, kendi meclisini bombalayabilen bir örgüte acaba sempati duyan veya taraf olan insanlar acaba bugün kendilerini sorguluyorlar mı; “ben ne yapmışım, bu nasıl bir kandırılmaktı” diyorlar mı kendilerine acaba; bu da başka bir merak konusudur!
 
Dinden çıkma konusuna düşünmeden; atlamışlar!
Allah CC Neml Suresi 65. Ayet’de “De ki, göklerde ve yerlerde olan hiçbir varlık gaybı bilemez, ancak ve ancak Allah bilir. Onlar ne zaman öleceklerini bilemedikleri gibi ne zaman diriltileceklerini de bilemezler” buyuruyor!
Foto’ya veya diğer İslam âlimi olduğuna inanılan birçok insana, hocaya, imama, cemaat liderine, şeyhe, meşayıka,  bazı Müslümanlar gaipten haber geldiğine inanıyorlar!
Gülen, Hz. Muhammed’le (SAV) istişare ettiğini söylüyor! Emir falan da almıyor; istişare ediyor düpedüz (!).
Diğeri ben bilmem elbet seyda’m bilir diyor!
Eyvah, eyvah ki ne eyvah!
Saygın ve sevilen bir cemaat lideri konuşmasını dinleyen cemaate; “Bin papaz Müslüman oldu” diyor. Cemaatten bir tanesi “Nerede bunlar, bin papaz Müslüman oldu da daha niye Kiliseye gidiyorlar?” diye sormuyorlar!
Ve kabul edilmesi mümkün olmayan bir konu da “iftira” kampanyalarıdır.
Düz normal karakter standardında olan insanlar bunu nasıl kabul etmişlerdir?; bu da anlayamadığım bir konudur!
Çal karayı; kurtul!
Üçüncü anlaşılması mümkün olmayan bir diğer korkunç konu ise “ver soruyu, benden olan kazansın” eylemidir.
Kul hakkına riayet etmeyen bir insan en başta insan olamazken, nasıl Müslüman olur?
Bu İslamla nasıl bağdaşır?
Kuran-ı Kerim birçok yerde “Okumamızı, düşünmemizi, akıl etmemizi, adil olmamızı, yalan söylememizi, iftira etmemizi, hak yemememizi” emrediyor!
 
Ahlak dinin temeli ise; söylenecek aslında fazla bir söz kalmıyor!
Önce ve sonra; ahlak!