Kimi akademisyenler öyle bir tablo çiziyor ki… Erzurum’un kıyameti kapıda…
Ne yani Erzurum’u boşaltalım mı?
“Maraş’tan sonra büyük yıkım Erzurum’da olacak” diyen sözde umanlar, depremden daha büyük yıkım yapıyorlar da haberleri yok…
Depremin ne zaman ve ne kadar yıkıcı olacağını önceden bilmenin (en azından bugün ki tecrübeyle) imkanı yok. Buna rağmen televizyon ekranlarını kuşatan sözde deprem alimleri 24 saat aralıksız vaaz edip duruyor! Her ne kadar hiçbir tahminleri ve öngörüleri tutmadıysa da konuşmayı sürdürüyorlar: "Yeni bir “deprem geliyor, bu da Erzurum merkezli Kuzey Fay Hattı.”
Devlet adına konuşacak hiçbir bilim insanı kalmamış, devlet-millet adına kelam edecek kimse yok… Bu sebeple televizyon ekranları emekli maceraperestlerin kuşatması altında… Cümleye önce şöyle başlıyorlar: “İstanbul yerle bir olacak..” Sonra devam ediyorlar: “Erzurum merkezli Kuzey Doğu Anadolu Fay Hattı da kırılmak üzere… Bu hat kırıldığında Erzurum dahil onlarca il yerle bir olacak.”
Aslında herifçioğullarının depreme dair zerre miskal bilgileri yok. Avrupa ilim dünyasından arakladıkları bilgileri bize sanki kendi çalışmaları gibi yutturmaya kalkıyorlar. Bir de Erzurum’la artık ne alıp veremedikleri varsa mutlaka felaketin merkezine bizi koyuyorlar!
“Erzurum yıkılacak, onlarca il de bu yıkılmanın sonucu yıkılacak”
Aman önce Erzurum yıkılacak!
Her ne kadar hakiki bilimsel çalışmalar meseleyi tam da böyle anlatmıyor olsa da, deprem severler için önce Erzurum yıkılacak!
Mümkün…
Erzurum deprem kuşağı üzerinde bir şehir…
Lakin Erzurum’un muhtemel büyük bir depremde yerle bir olacağına dair hiçbir işaret ya da bilimsel veri yok.
Erzurum zaten göç veren bir şehir…
Bu haberlerden sonra ne zannediyorsunuz insanlar bu şehirde kalmaya devam mı edecekler?
Hali vakti yerinde olanlar çoktan göçlerini tuttu…
Bazıları zaten gitmek için bahane arıyordu, çoğu da depremi mazeret olarak gösterip yola revan oldu.
Nasıl ki Hatay’ı yeniden Suriye şehri kılmak isteyen hainler hala aramızda dolaşıp ve yazı yazıyorsa, Erzurum’u da Ermenistan’a katmak isteyen alçaklar ha bire felaket haberleri pompalayıp duruyor.
Erzurum yerle bir olacak! İmkanı olan kaçsın!
Bakın felaket simsarları, size sesleniyorum:
Biz bu şehri yolda yürürken bulmadık ki, yolda bize toslayan eşkıyaya da teslim edelim…
Yıkılırız, ölürüz, yaralanırız, damlarımız üstümüze çöker, aç ve sefil kalırız, geceleri kar örter üstümüzü sabah bir tas çorbamız da olmaz ama biz toprakları terk etmeyiz…
Şu kara günlerde ne alemi var her fırsatta “Türkiye’de yeni yıkılacak yerler var ve bunların başında da Erzurum geliyor demenin?
Bilen var bilmeyen var.
Deprem bölgesinden Erzurum’a onlarca cenaze geldi, yüzlerce de yaralı…
Biz defalarca depremle imtihan olmuş bir şehiriz…
Yıkılmayız, demiyorum mümkün ki yıkılırız… Fakat niye kimi sözde alimlerin dilinde hep Erzurum?
Devlet eğer zamanında önlem almaz ise, göreceksiniz yakında Hatay’ın demogratik yapısı nasıl değişecek. Öyle görüyorum ki, bazıları aynı değişimin Erzurum özelinde de olmasını murat ediyor.
Erzurum yıkılacak, Allah’ını seven kaçsın!
Peki sen niye gitmiyorsun, sen neden muhtemel bir enkazın altında kalmak için can atıyorsun?
Mesele başka…
Türkiye’nin dizleri üzerine yere kapaklandığını zanneden kimi çevreler ve onların içerimizdeki yancıları, adeta gün bugündür diyerek bütün bir ulusu kaosa sürüklemek istiyor.
“Yakında Erzurum da yıkılacak” demeleri tamamen bir oyunun sonucudur.
En kötüsü de şu:
Bu şehirde sayıları çok da olmasa bir grup zırlatma deli var. Bunlar, AK Parti muhalifi olmayı öyle bir abartmışlar ki, günün sonunda memleketlerinin yakılmasını ya da işgal edilmesini bile umursamıyorlar. “Yeter ki Tayyip gitsin, biz de müstemleke olacaksak olalım” diyebiliyorlar!
Erzurum’u günahları kadar sevmiyorlar.
Bu sebepledir ki tüm senaryolarında, öyle ya da böyle Erzurum muhakkak yıkılıyor!
“Erzurumlu Erzurum’u boşaltsın.”
Temenni ve politika bu…
Tamam da; bu tezgahtan bizim yöneticilerimizin haberi yok mu?
İlla ki vardır; ama çeşitli saiklerle meseleyi arka plana atıyorlar.
“Erzurum yıkılacak” diyerek davul zurna çalan o şarlatanların hiç birine itibar etmiyorum.
Allah’ın izniyle yüz yıllardır buradayız.
Deprem olmaz demiyoruz, olur ve belki de yıkımı da büyük olur.
Lakin bu şehir, sizin murat ettiğiniz gibi haritadan silinmez…
“Erzurum’u niye yıkmak istiyorlar?”
“Benim yazılarımı okuma” dediğim halde yazılarımı okumayı sürdüren mutlak Türkiye düşmanları var. Onlarda biri de muhtemelen sahte isimle yazan Halis Demir namındaki müptezel…
Bu çakalın AK Parti düşmanlığı gözünü öyle bir karatmış ki ülke yansa onun bir bağ otu yanmayacak!
Belli şerefsizin önde gideni…
Kendi adına söz söylemek yerine bir şehidimizin ismi arkasına sığınıyor.
Size iddiayla söylüyorum, bu sahte isimli şerefsiz, ilk gördüğünde Mehmet Sekmen’in eli öpecektir.
Korkarım kl, bu depremden sonra ve “Erzurum yıkılacak” haberlerinden buyana birileri epey taraftar topladı!
“Erzurum yıkılacak”
Siz de altında kalırsınız alırsınız inşallah…