Tamam; Erzurum kar memleketi, kış memleketi, bu doğru…
Ve fakat aynı zamanda Erzurum Türkiye’nin güneşlenme süresi en uzun olan illerinden birisi…
Bu ne demek?
Erzurum, sürekli ve yenilenebilir bir enerji kaynağı demek…
Bir ara OSB’nin eski başkanı Zafer Ergüney bu konuyu gündeme taşımış ve hatta bu yönde bireysel de olsa bir takım adımlar atmıştı; ama gelin görün ki Erzurum’da yeterince ilgi uyandırmamıştı bu girişim…
Biliyorsunuz…
Erzurum Büyükşehir Belediyesi’nin bu anlamda yürüttüğü bazı çalışmalar oldu… Şehrin muhtelif noktalarına kurulan güneş enerji santralleri sayesinde, açık konuşmak gerekirse hatırı sayılır miktarda da para girmeye başladı belediyenin kasasına…
Eee…
Demek ki bu işler Erzurum’da pekâla mümkün olabiliyor…
Ne düşünüyoruz, biliyor musunuz?
Erzurum, madem ki güneşlenme süresi bakımından olağanüstü bir potansiyele sahip; o halde bu fırsatı dört bir koldan neden değerlendirmeyelim ki?
Biliyor musunuz?
Dünyanın birçok ülkesinde sırf bu alanda kullanım için özel araziler ihdas edilmiş, “güneş enerjisi tarlaları” oluşturulmuş… Ve bu sayede milyonlarca kilovatsaat elektrik üretiliyor ve para kazanılıyormuş…
Öyleyse Erzurum’da niye olmasın?
Arazi deseniz var, yer deseniz var, yol deseniz var…
Ya belediyeler girsin bu işe ya da özel sektöre bu alanda yol açılsın… Böylece hem yatırımcı kazansın, hem de şehir kazansın…
Akarı yok, kokarı yok…
Sabah doğuyor güneş, akşamına batıyor…
Ne küsüyor, ne kızıyor, ne de edip eylediğimiz onca şeye rağmen bizden yüzünü esirgiyor…
Şöyle olsa anlarız…
Hani olur ya, daha önce denenmedeği için yatırımcılar tedirgin falan olur diyelim de, bizde hazır denenmişi de var üstelik…
Merak edenler gidip bakabilir Büyükşehir’in güneş enerji santrallerine; hepsi de harıl harıl çalışıyor…
Yani?
Yanisi şu:
Su başında susuz kalmayı bırakalım artık…
Biraz da kendi doğal imkanlarımız ve kaynaklarımıza yönelelim, ne dersiniz?
Hoş olmaz mı?