Şirketlerin sürdürülebilir büyüme ve kâr hedeflerini koruyabilmeleri, rakip sayısındaki artış, değişen pazar eğilimleri ve kalite beklentileri, her geçen gün artan rekabet koşullarında zorlaşmaktadır.

Bu süreçte, işletmelerin büyüme hedeflerini verimli kılan kriterlere engel teşkil eden önemli hususlardan biri israftır.

İsraf; ürüne değer katmayan, dönüşümünü sağlamayan unsurların tümüdür.

Şirketlerin, verimliliği artırabilmek için kısıtlı kaynakları etkin bir şekilde kullanarak, yüksek maliyetleri düşürmek suretiyle israfı ortadan kaldırması gerekir.

Ürüne veya hizmete katma değer sağlamayan tüm işlemler israf olarak değerlendirilmelidir.

Bahsedilen değer, müşteriye sunulan fayda olup, müşterinin talep ettiği kalite standartlarına uygun olan ürün veya hizmettir.

Müşterinin para ödemediği her ayrıntı, israftır.

Kaynakların doğru kullanımıyla israftan arınmış, değişken pazar koşullarına hızlı ayak uydurabilen şirketler, ilerleme kaydederken bunu başaramayan şirketler geri kalacaktır.

Şirket içinde israf kaynaklarını belirlemek ve ortadan kaldırmak için kullanılacak yöntemlerle üretim verimliliği artırılırken, maliyetler düşer.

Ürüne katılan her değerin bir fiyatı vardır. Ürüne katılan değer arttıkça, fiyatta artar.

Üründe sürekli değer görmek isteyen ancak fiyatta değişkenlik istemeyen müşterileri kaybetmemek için fiyatları stabil seviyede tutabilmek ve maliyetleri düşürmek gerekir.

Değerlerin aynı olduğu, gereksiz masrafların sonlandırıldığı bir sistemde otomatik olarak kârlılık da artar.

Fiyatların piyasa seviyesinde normal veya düşük kaydedilmesi halinde, şirketin yeni müşteriler kazanması da muhtemeldir.

İsrafı; hatalı üretim, fazla üretim, stok, beklemedeki ürünler, gereksiz işlemler gibi birçok farklı formda inceleyebiliriz.

Müşteri talebinden fazla, üretim yapılması ihtiyaç fazlası ürün doğurur.

Olması gerekenden fazla üretim, firmayı sıkıntıya sokar.

Fazla üretim, fazla maliyet ve stok yeri demektir.

İhtiyaç ürünlerinin stoklanması, bu ürünler için yer ve insan tahsisi, ürün stokta iken, sipariş zamanının geçip değer kaybına uğraması, stok olayını israf unsuru olarak niteler.

Hatalı ve yanlış üretilmiş ürünlerde israf unsurlarındandır.

Hatalı ürünlerin tekrar düzeltilmesi, maliyet, emek ve zaman kaybı doğurur.

Düzeltilmesi mümkün olmayan ürünler ise, direkt hurdaya alınır.

Üretim gerçekleştirilen hat içinde, yapılan taşımalar ürüne değer katmamakla beraber, iş istasyonları arasında yapılan taşımalarda zaman ve iş gücü kaybıdır.

Bekletilen ham madde, yarı mamül, insan ve malzeme gibi faktörler de, israf unsurlarıdır.

Üretim elemanlarının verimli bir şekilde kullanılmaması da israfı doğurur.

İsraf unsurları tespit edildikten sonra üretim söz konusuysa, müşteriden sipariş alınıp, fabrika içinde üretilmesinden veya mal temininden, müşteriye teslimine kadar olan süreçte iyileştirmeler belirlenerek yeni bir tasarruf sistemi işleme konulur.

Bir anlamda, tasarruf konusunda bir yol haritası geliştirilir.

İsraf algısıyla atılan tüm adımlar, planlanan ve işleme konulan tüm projeler, sistemler, müşteri beklentisine göre olmalı, müşterinin talebi dışında ürüne para ödemeyeceği unutulmamalıdır.

Şirket içinde iyi bir üretim planlama sistemi geliştirilerek, etkin tedarik zinciri yöntemi uygulanması, bilgi akışının iyi sağlanması, teknolojik gelişmelerin yakından takip edilip, üretim ve yönetimin tüm aşamalarına entegre edilmesi gerekir.

Bu şekilde, israf unsurları tamamen yok edilemese bile en aza indirilebilir.

Hedef; daha az maliyet ve daha az harcanan emek ve zamanla, elde edilecek kaliteli ürün olmalıdır.