Dört beş yaşlarımda aklımda ilk kalanlardan bir hikâyem! Anam beni pencere kenarında oturtmuş, vişne reçeli yedirmişti. Vişnenin o dayanılmaz rengi bilinçaltıma galiba o zamandan yerleşmiş! Her zamanki güler yüzü aklımda, hırkası aklımda bir de haydi bunu ye diye karşımda beklediği! Bir de ne zamandı bilemiyorum, bamya yemeğinin köftelerini seçip yedirdiğini!

Aklım kestikçe annemin ayıp olur, aman ayıp olmasın dediğini. Bu ayıp, hasta ziyaretine gitmezse, birilerini misafir etmezse, yemek yedirmezse, birilerinin cenazesine gitmezse, arayıp sormazsa ayıp olacağını düşünmesi ve buna göre hareket etmesiydi. Sosyal görevi olarak kabul ettiği ziyaret ve yardımlaşmayı önemli bir sorumluluğu olarak görmüştü.

Anamın da babamın da zengin fakir, kimsesiz, mevkili mevkisiz uzak yakın diye kimseyi diğerlerinden daha az veya daha çok sevdiklerine şahit olmadım.

Galiba referansları hep ve her insana güleryüzlü davranarak, iyi niyetli, yapıcı ve birleştirici olmaktı!

Bu anneler günü diye etiketlenen kapitalizmin ağzı sulanarak beklediği günü kutlamak veya annemi anlatmak gibi bir amacım yok aslında!

Asosyallik;aile içi ve dışı büyük sıkıntıları beraberinde getiriyor. Şiddeti körüklüyor. Hiçbir şiddet gösteren ve şiddet gösterene sahip olanlarda sosyallik, güleryüz, tamir etme veya başkalarına ayıp olur düşüncelerive adaletli davranmak gibi üst insanlık seviyelerini göremezsiniz!

Toplumun yozlaşmasından ciddi endişe duymaktayım!

Vefadan uzaklaşmamıza tam üzülüyorum derken, bakıyorum vefa da hatırdan yorgun!Minnet, şükran uzaktalar! Ki uzaklaşan vefadan sıyrılan insanlık; paraya, mevkie tutsak!

Büyükler küçükler arasındaki mesafe saygı, nezaket, kibarlık, terbiye denen kutsallarımızla insanlar artık ters köşede.

Kimseler artık bir şeylere katlanamıyor, tahammüller azalmış, nefisler egolar gelenekselimiz olan büyüğe, eşe, ana babaya, çocuğa, akrabaya, çevreye hürmet ve hizmet etmeye tahammül edemiyor. Sonunda insanlar yalnızlaşıyor.

Kendimizden başka ikinci ve üçüncü kişilere olan hizmet, yardım, korumak, kollamak gibi insani mefhumlar artık zayıflıyor!

Gençler otobüslerde yaşlılara, bayanlara, hatta hastalara yer vermiyorlar! Artık istisna insanlar dışında hasta ziyaretleri, cenazelere katılımlar, hal hatır sorma işleri, düşene elini uzatma nezaketi oldukça ender durumlara dönüştü.

Evlat ana babayı aramıyor, daha kötüsü merak etmiyor!

Hayırsız insanlardan hayırsız nesiller kapıya dayandı!

Sosyal, her evladı kendi evladı gibi gören, kucaklayan, koruyan, sevgi yüklü, insanları birleştirmek için çaba harcayan, insanlardan nefret etmeyen, intikam duyguları olmayan, yapıcı, analara selam olsun!

Doğurarak anne olunur! Bütün çocuklar için fedakâr, koruyucu ve sevenler ise anadır!